28 Şubat 2014 Cuma

Üniversiteyi Nasıl Kazanırız


Eveet konu başlığından da her normal zeka seviyesine sahip insanın anlayacağı gibi  üniversiteyi nasıl kazanacağınıza, sınava nasıl hazırlanacağınıza, yapmanız veya yapmamamız gereken şeyleri söylicem. Ben bu işlerin profesörü müyüm ? Hayır o yüzden söylediğimi yapıp başarılı olamazsanız beni sorumlu tutmayın sizin salaklığınız :d

Arkadaşlar 1 aydan kısa bir süre sonra ygs'ye gireceksiniz, size biraz ygsden  bahsedeyim.
YGS ismi gözünüzü korkutabilir ama göründüğü kadar korkunç bir sınav değil. Hatta bu sınavın hakkettiğinden daha fazla çalışmışsınızdır eminim. Bu sınavda başarılı olmak bana göre kolaydı ama ben sözelci olduğum için bu yazıdan sadece sözelciler faydalanır, üzgünüm sayısalcılar :( zaten sizi hiç sevmiyorum ya bir insan matematiktan nasıl anlar amk. Hadi matematiği geçtim onu anlayabildin de be abisi fizik diye bir ders var o formüller falan nasıl yapabiliyorsunuz ya hiç mi özel hayatınız yokta evde oturmuş fizikle matematikle uğraşıyorsunuz ? hiç mi sevdiğiniz yokta havuz problemleri çözerken onunla havuzda olduğunu hayal edip ders çalışma hissin gitmiyor ? ben sizi anlamıyorum burayı terk edin!!!

Selam canım sözelciler size anlatmaya devam ediyorum. Ygs'de genellikle mantık ağırlıklı sorular çıkar sözel derslerde bilgin olmasa da o soruyu mantığını kullanarak çözebilirsin. Türkçedeki ses olayları hariç, onlar benim korkulu rüyamdı zaten sınavda 2 tane ses olayları çıkıyor genelde diğerlerini mantığını kullanarak yapabilirsin. Benim en çok sevdiğim soru çeşidi paragraf sorularıydı. Sizde şuan bütün paragraf sorularından full çekmiş birinin yazısını okuyorsunuz ;))
Paragraf soruları ygsde en çok çıkan soru çeşidi eğer bu tür soruları çözebiliyorsan hayırlı olsun 4 senelik üniversiteyi kazandın büyük ihtimal. Hee yok çözemiyorsan yada çözüyorum ama pek iyi değilim diyorsan da ilacınız bende. Hergün bir tane gazete alıyorsunuz ve gazetedeki köşe yazılarını okuyorsunuz, okuduktan sonra o yazıyı yazan adamın ne düşündüğünü, fikrini anlamaya çalışıyorsunuz yazıda da ne anlatmak istediğini anlamaya çalışıyorsunuz. Bunu düzenli bir şekilde yapıp test kitabından da paragraf soruları çözersen gerçekten ygsde paragraf sorularını kolayca çözebilirsin.
Ayrıca geçen senenin ygsde çıkan sorularını internetten bulup çözmen lazım böylece soruların o kadar da zor olmadığını görüp sınava girerken heyecanlanmanı önler.
Türkçede, tarihte, felsefede çok paragraf sorusu çıkar bu yüzden diğer sorulardan daha fazla paragraf sorularına zaman ayırmanız lazım.
Matematikten benim gibi hiç anlamayan sözelciler içinde bir taktik vericem. Ben matematikten hiç anlamıyordum sınavda matematikten ilk 5 ve son 5 sorunun hepsini E yapmıştım ve 4 tanesi doğru 6 tanesi yanlış çıkmıştı yani matematiği hiç bilmediğim halde 2.5 net yapmıştım sizde böyle bir riske girmek isterseniz deneyin derim.

LYS'de ne yapmanız gerektiğini ise ygs sınavından sonra bloğumda yazıcam şimdi kafasınızı karıştırmak istemiyorum sakın sınavda bayılıyım falan demeyin çünkü dünyanın en saçma şeyi amk sınavda bayılmak ve ağlamak. Bu arada sınava girmeden önce kesinlikle tuvaletinizi yapın sonra benim gibi sınavda çişiniz gelip erken çıkmak zorunda kalabilirsiniz :( ama yinede kazandım hadi ygsden sonra lys konusuyla görüşürüz sayısalcılar gelmesin :d

sorularınız olursa buradan ulaşabilirsiniz: twitter.com/ultrayazar   (sayısalcılar ulaşmasın)

5 Şubat 2014 Çarşamba

Sevgililer Gününde Ne Alınır ?

Evet arkadaşlar, sevgilisi olanlar gene 4 ayak üstüne düştünüz hediye arama derdiniz kalmadı. Size vereceğim taktiklerle bu 14 şubatı zararsız atlatacaksınız. Özellikle bu bloğumu okuyan erkekler yaşadı öpüşme garantili 14 şubat geçireceksiniz olm :d

Neyse konuyu fazla uzatmıyım sadede gel dediğinizi duyar gibiyim.
Eveeet şimdi beni iyi dinleyin. Kızlara parayla hediyeyi herkes alır, önemli olan onları parasız mutlu edebilmektir. Sevgililer gününde parayla bir yerden sevgilinize bişey almayın merak etme lan bu senin fakir olduğunu göstermez. Kalpli malpli kutulur var böyle son zamanlarda çok meşhur nedense kızlar çok seviyor çikolata kutusu gibi bir tane o kutudan alın (para yok dedik ama bi yerden çıkıyor illa ki) sonra sevgilinizle birlikte özel olan şeylerinizi o kutuya koyun mesela gittiğiniz sinemaların biletlerini saklıyorsanız o kutuya koy, ya elbette vardır ikiniz içinde özel olan bir takım biblolar yada ne bileyim kağıt parçası falan. Sonra sevgiline daha önce şiir yazdıysan o kutuya koy. Yazmadıysan da bir şiir yaz aq o kutuya koy okusun sürpriz olsun. Hee yok ben odunum diyorsan da sakın internetten falan bir şiir bulup yazma odun bile olsan cümle kurabilirsin zaten şiir dediğin son kelimelirinin son harfleri aynı olan dizelerdir. Hem şiir salak bişey olursa bu onun daha hoşuna gider. Sonra renkli kağıtlara birlikte yaşadığınız anıları yaz, kutuya koy. Bu çok etkili bişeydir bir de iyi yazan biriysen ohooo var ya tek taş alsan bu kadar sevinir. Birlikte geçirdiğiniz enteresan anılarını yazdığın renkli kağıdın arkasına bir de "daha bunlar gibi binlerce anımız olacak" yaz ki karşıdakine güven versin hiç ayrılmayacağınızı zannetsin. Sonra bir A4 kağıdına da onu ne kadar çok sevdiğiniz anlattığın bir yazı yaz en sonuna da Sevgililer Günümüz Kutlu Olsun Birtaneciğim ::) yaz. Hee bu kadar değil bide onunla birlikte çektirdiğiniz fotoğrafları fotoğrafcı da çıkart kutuya koy 5 tane falan yeter ama o fotoğraflarda kız asla çirkin çıkmamış olsun hediyede olsa atar aq.
Eveet kutuyu hazırladın sevgililer gününde kızla buluş bi yemek falan yiyin kıza kutuyu ver hediye kutusu yaptırıp ver ama var mısın yok musun kutusu gibi verme. Heh neyse kutuyu verince de evde açmasını söyle, şimdi beğenmez falan yüzünü büzüştürür sonra beni bombalarsınız evde açarsa her türlü mesajta ayyy bayıldım falan yazacak.

Bu yazdığım erkekler içindi, kızlar içinde işte sevgilinize bir gömlek alın tamam işte ya erkeklere böyle inceliklere gerek yok hadi eyvallah.

19 Haziran 2013 Çarşamba

Bazen..

Bazen sessizlik istersin, ama bütün sessizliği sen bozarsın 
bütün gürültüyü sen çıkartırsın.

Bazen bütün olumsuzluklar sana doğru gelir zannedersin
asıl sen olumsuzluklara doğru gittiğin için olumsuzluklar sana yaklaşır.

Bazen karanlığı seversin, aslında sevmezsin 
aydınlığa çıkamadığın için karanlıkla avutursun kendini.

Bazen yalnızlığı daha çok seviyorum dersin, aslında sevmiyorsun 
beraber olduğun insanlarla anlaşamadığın için öyle düşüyorsun.

Bazen bu şehirden çekip gitmek istiyorsun, aslında istemiyorsun
şehir senin ayaklarının altından kayıp gidiyor. 

Sen "bu benim hayatım istediğimi yaparım" diyorsun,
Hayat ise "bu benim insanım istediğimi yaptırırım" diyor. 

Biz hayatı yönettiğimizi sanarken, aslında hayat bizi yönetiyor. 


                                                                                                        

                                                                                         Rafet Yalçınkaya

31 Mayıs 2013 Cuma

AĞAÇ KESİLMEYECEK !

21 Ağustos 1929' da Bursa' ya gitmek üzere Ertuğrul Yatı ile İstanbul'dan hareket eden Atatürk Yalova sahilinden geçerken dallarını özgürce uzatmış, başı dik asırlık bir çınar ağacını görür. Atatürk yatından inerek, çınar ağacının olduğu yere çıkar, sırtını gövdesine dayanarak gölgesinde oturur. Sonrasında Atatürk' ün isteği üzerine çınar ağacının yanında yapımına başlanan köşk, Eylül ayında tamamlanır. Atatürk bir gün Millet Çiftliği içinde yer alan bu köşk' e geldiğinde, köşkün hemen yanındaki Ulu Çınar ağacının dallarını kesmeye çalışan bir bahçıvan ile karşılaşır. Hemen bahçıvanı yanına çağırarak bunun nedenini sorar. Görevli bahçıvanın cevabı şöyledir: Ağacın dalları uzamış binanın duvarına dayanmıştır. Aldığı cevaptan tatmin olmayan Atatürk, düşünülmesi bile imkânsız olan bir emir verir: “AĞAÇ KESİLMEYECEK. BİNA KAYDIRILACAK.” Görev İstanbul Belediyesi Fen İşleri Yollar-Köprüler Şubesi’ne verilir. Sorumlu baş mühendis Ali Nuri (ALNAR) binanın temellerini açtırır. Temellerin altına zor ve çok yavaş ta olsa raylar döşenir. Bina rayların üzerinde doğuya doğru 4 m kaydırılır. 11 Ağustos 1936 günü yapılan bu işlemi yanında bulunan kız kardeşi Makbule Hanım, Affet Hanım, Yunus Nadi, Muhafız K. İsmail Hakkı, Yaver B.N.B. Nasuhi Bey ve diğer ilgililerle baştan sona izler. Yapılan bu olağanüstü ve riskli iş sonunda Ulu Çınar Ağacıda kesilmekten kurtulur. 


6 Mayıs 2013 Pazartesi

Fotolarla

Annem beni ekmek almaya göndermeye çalışınca ben

 







Kız arkadaşım cimboom maçında hayvan gibi bağırıp sesi kısılınca ben





















                







Madem küssünüz neden bankta oturuyorsunuz gidin evinize amk. BAK BİDE YAĞMUR YAĞIYOR 18 yaşındalar sanki..



16 Nisan 2013 Salı

Nasıl yani ?

Şu hayatta anlamakta zorluk çektiğim bazı şeyler var. Kafamı çok kurcalıyor. Aklımı bulandırıyor ve çok kötü şeyler.

 Bir ilişki yaşıyorsunuz haftalarca, aylarca yada yıllarca sonra ayrılıyorsunuz. Artık ona dokunamıyorsunuz, birdenbire o bir yabancı oluyor, herkes gibi oluyor. Yaşadığımız onca şey nasıl unutuluyor ? Bu kadar basit mi ? Geceleri mesajlaştığın insanı öyle birdenbire hayatından çıkarmak kolay mı ? Nasıl yani ?

 Bu hayatta ayrılıklara anlam veremiyorum. Kim ayrılırsa ayrılsın iki tarafta elbet üzülüyor aksini daha görmedim. Bazı insanları görüyorum çok kolay bir şeyler yaşayıp ayrılıyorlar, nasıl yani ? nasıl yapabiliyorsunuz ? Benim kalbim acıyor. Birisiyle bu kadar anı yaşayıp, hatıra biriktirip birdenbire onu tamamen hayatından çıkartmak kolay olmamalı.

Size bir şey demek istiyorum; İlişkilerde sadece kendinizi düşünmeyin ve Öylesine kimseyle sevgili olmayın. Sizin öylesine diye çıktığınız kişi belki size çok aşık ve siz bir süre sonra ondan ayrılacaksınız ve o daha kötü olacak.

EMİN OLMADAN BİR İLİŞKİ YAŞAMAYIN..







































Fotoğraf ne alaka bende anlamadım ama sayfa renklensin istedim :d


2 Eylül 2012 Pazar

Rüyamda Savaş Gördüm

Evet arkadaşlar bu gece rüyamda savaş çıkmıştı. Bugün pazar bütün günüm boş, canım sıkılacağına size rüyamı anlatmak istiyorum.
Ben rüyalarımla yaşayan bir insanım zaten. Çok rüya görürüm ve gördüğüm rüyalar hep ilginçtir. Öyle sizin gibi her gece rüyamda eski sevgilimi falan görmem yani.. Genellikle rüyalarım öznel değil nesneldir.

Rüyamda daha önce hiç görmediğim bir evdeydik, evde kimi arasan var. Ben varım, ablam var, babam var, annem var, amcam var, yengem, yengemin çocukları bide babannem var. Herkes farklı odalarda ama.. İçimde bir his var, hani rüyalarda hissedilir ya öyle. Rüyamda dünyanın sonuna yaklaşıyoruz gibi bir his var. Ben balkona çıktım ve gökyüzüne baktım, bulut çok enteresandı. Bulutlar şekilden şekile giriyordu. Sonra bulutlar "لله" bu şekli aldı. Yani arapça da Allah yazıyordu. Benim gözlerim ışıl ışıl oldu "çook güzell" dedim. Sonra balkonda uzanıp bulutları izlemeye başladım.
Bir anda bir sürü savaş uçağı gökyüzünden geçti. Ardından da gökyüzünde ateş topları bi oraya bi buraya gidiyordu. Televizyonu açtım bunla ilgili hiçbir haber yok, sonra twitterı açtım herkes yazıyor "savaş çıktı, savaş çıktı." "bu savaşı alırız diyenler fav" bir twitter fenomeni ismini vermek istemiyorum rüyamda bile RT peşinden koşuyor, savaşla ilgili güzel RT getirecek twit arıyordu ve şunu yazdı "Savaş çok güzel, gelsene.." duygusal fenomenciler de "Savaş bile geldi, sen hala gelmedin" burç yorumu yapan hesaplar da "savaştan sağ çıkacak burçlar: Oğlak, Kova, Akrep, Yay" diye twit atmış. Ben savaşı bıraktım twitleri okuyorum. Rüyamda bile twitter televizyondan önce milleti haberdar ediyor. Çünkü flash tv'ye baktım halay çekiyor, Kanal D'yi açtım akasya durağı, Show'a bastım doktorlar. Neyse birkaç twit okuduktan sonra twitterı kapadım ve ailecek panik yapmaya başladık. Babannem namaz kılmaya başladı. Düşündüm bende mi kılsam diye ama önce ailemi kurtarmalıydım. Kuzenim uyuyor. Evet savaş çıktı sağımıza solumuza bomba atılıyor ama kuzen hala uyuyor. Onu tokatlayarak kaldırdım. Evi boşaltmak gerekiyordu çünkü füzeler hep bizim evimize doğru geliyordu. Sanki adamlar Türkiye'ye değilde bizim eve savaş açmış.

Herkesi dışarıya çıkartmaya çalıştım çünkü ev yanmaya başlıcaktı. Annemi, ablamı kuzenlerimi falan aşağı indirdik amcamla. Babannem namaz kılıyordu onu rahatsız etmek istemedim, sonra birkaç önemli eşyayı almak için eve çıktım ve o an babannemle karşılaştım.

Babannem ile aramızda geçen diyalog;
-Hadi yavrum beni de indir aşağı..
+Babanne sen namaz kıl, ev sağlam rahat ol..
-Onlar niye dışarı çıktı o zaman ?
+Yaa savaşı izliceklermiş onlar babanne. sen evde dur bak ben sana doktorları açıyım izle.
-İstemem beni de götür !
+Babanne gelmişsin 90 yaşına. Savaşta ölmücen de nerede ölecen daha ? Savaş bile seni öldüremiyorsa artık kim öldürebilir ? Gelmişsin 90 yaşına zaten, biraz gençlerin önünü aç. Hem bak savaşta ölürsen öleceğini pek sanmıyorum ama şehit olursun..

Sonra babanneme açıklama yaparken uyanmışım ama uyandığımda cümleme hala devam ediyorken buldum kendimi "babanne bak şehit olursun, bak savaş her zaman çıkmaz bu fırsatı değerlendir ve şehit olmaya çalışşş.." ne napıyorum ya dedim. Rüyadan uyanmışım hala konuşuyorum, yastığı zorla şehit yaptırıcam neredeyse.

Evet gördüğüm rüya buydu.. Eğer bir gün savaş çıkarsa televizyona bakmak yerine twittera bakın.